Kategoriler
Perinatoloji Bölümü Riskli gebelikler Tanısal testler

Amniosentez-Amniyosentez

Amniosentez: amniyosentez veya bebekten su alma işlemi nedir?

Anne karnında bulunan bebeğin, bulunduğu gebelik kesesi içerisinden bir iğne yardımı ile sıvı alınmasına amniyosentez, amniosentez veya halk arasında ismi ile bebekten su alınması denir. Ancak bu tabir çok doğru değildir.

Çünkü direkt bebeğin kendisinden sıvı alınmamakta, bebeğin yaşadığı alandan su örneği alınmaktadır. Bebekler anne karnında iki adet kese içerisinde yaşarlar. Su bu zarlar geçilerek alınmaktadır.

Amniyosentez işlemi hangi durumlarda yapılır?

Gebelik takibi sırasında, Perinatoloji uzmanı gerek gördüğünde, aile isteği olduğunda veya kesin kromozom tayini gerekliliği doğuran herhangi bir durum varlığında amniyosentez ( bebekten su veya sıvı alınması ) başvurulan yöntemdir. 

Bebekten Sıvı alma gerekliliği olan durumlar saymakla bitmez, ancak gebelik takibi sırasında en sık karşılaşılan nedenler;

  • İkili testte risk çıkması
  • DNA ( gen veya NIPT ) test işleminde risk çıkması
  • Bebekte detaylı ultrasonda anormallik görülmesi
  • İkiz gebeliklerde risk olması
  • Anne ve baba adayının bir hastalık için taşıyıcı olması
  • Ailenin önceki gebeliğinde down sendromu olması
  • Aile isteği
  • Ailenin önceki bebeğinde tanı konulmuş bir hastalık varlığı

Bu sayılanlar ilk akla gelen ve sık karşılaşılan durumlardır, artırmak mümkündür. 

Amniyosentez kaçıncı haftada yapılmalıdır?

Günümüzde bebekten sıvı almak için en çok tercih edilen hafta gebeliğin 16-18. haftaları arasıdır. Daha erken yapılması gebeliği olumsuz etkileyebilir. Ek olarak daha ileri haftalarda da yapılabilmektedir. 

Amniyosentez:  nasıl yapılır?

Hasta muayene masasına sırt üstü uzanır ve karın bölgesi göğüslerin altına kadar açılır. Bu işlemden sonra bebeğin kalp atışlarını görmek, bebeğin eşinin yerleşim yerini görmek ve iğnenin batırılacağı yeri tespit etmek amacı ile ultrasonografi yapılır. Burada karar vermede tecrübe son derece önemlidir. Amnioyosentez sonrası düşükler sıklıkla zor geçen (zor olan veya ilk girişte alınamayan işlemler) işlemlerden sonra ortaya çıktığı unutulmamalıdır. İşlemin doğasında zaten var olan düşük riski, bu gibi durumlarda daha fazla artmaktadır. Bu nedenle mutlaka bu konuda tecrübeli bir perinatoloji uzmanı tarafından yapılmalıdır. 

Amniyosentez durumunda düşük riski ne kadardır?

Eski yıllara göre bebekten su alma işlemine bağlı düşük oranı çok daha düşüktür. Günümüzde bu oran her 1000 işlemden birinde olacak şekilde görülmektedir.

Ancak işlem sonrası lekelenme veya su gelmesi olabilmektedir. Bunlar genellikle gebelik kaybına yol açan durumlar değildir. Ancak takip edilmelidir. 

Ancak şu nokta unutulmamalıdır. İşlem, zaten bir riski olan gebeliğe yapılmaktadır. Yani zaten o gebelik kaybedilebilme riski olan bir durumdur. Bu nedenle işlem sonrası bebek kaybı olduğunda bunun işlemden mi ya da zaten kaybedilecek olan bebeğin kaybı mı tam anlaşılamaz. Ancak işlemden sonra olduğu için sıklıkla işleme bağlanır. 

İşlem sırasında düşük riskini artıran durumlar;

  • Birden fazla giriş yapılmak zorunda kalınması
  • İşlem sırasında hastanın hareket etmesi
  • İşlem sırasında gerekenden uzun süre iğnenin içeride tutulması
  • İşlem sırasında bebeğin zarının çadır yapması, yani rahimden ayrılması
  • İşlem sırasında kullanılan iğnenin kalitesi ve çapı
  • Anne adayının stresinin yüksek olması
  • Bebeğin ağır anomalili olması
  • Normalden fazla sıvı alınması
  • İşlem sırasında kanama olması
  • Alınan sıvının zaten kanamalı olması veya renginin koyu olması

Görüldüğü gibi amniyosentez, yani hamilelikte karından sıvı alınması zaten doğasında risk olan bir işlemdir. Gerekmedikçe yapılmamaktadır. 

Aile bu riskleri bilmeli ve kendi rızaları ile bu işleme geçilmelidir. İşlem öncesi ailenin aydınlatılmış onam formunu okuması sağlanmalı ve imzalatılarak rızaları alınmalıdır. 

Amniosentez:amniyosentez işleminde basamaklar nelerdir?

  • Hasta hazırlanması
  • Anestezi yapılması ( hekim tercihine bağlı )
  • Ultrason incelemesi
  • İğnenin gireceği yerin belirlenmesi
  • İğnenin gireceği yerin yeterli cilt temizliği
  • İçeri giren iğnenin yerini doğrulu ve içeride olduğunun sıvı çekilerek teyit edilmesi
  • Bebeğin haftasına göre sıvı çekilmesi
  • İşleme son verilmesi

Bebekten sıvı alınınca bebek susuz kalır mı?

Alınan sıvıyı bebek kısa zamanda yeniden üretir bu nedenle bebeğin suyu azaldı diye endişe edilmez. Ancak bazen alacak sıvı olmayabilir, bu durumda dışarıdan sıvı verilir ve verilen sıvı geri alınır. Bu işlem çok daha zor ve tecrübe isteyen bir durumdur.

Amniosentez: sırasında ağrı olacak mı?

Amniyosentez genelde ağrısız bir işlemdir ancak iğne ciltten geçerken bazen ağrı hissedilebilir. Ancak bu şiddetli bir ağrı değildir. 

Amniosentez: işlemi sırasında kötü senaryoda neler var?

  • İğnenin yanlışlıkla anne barsak yapısının içine girmesi, iğnenin anne idrar torbası içerisine girmesi
  • İğnenin anne rahim damarına rast gelmesi
  • İğne nedeni ile hem anne hem de bebeğin mikrop kapması
  • İğnenin bebeğin hayati organlarına zarar vermesi
  • İkiz gebeliklerde yanlışlıkla diğer keseye girilmesi

Amnion sıvısı genetik merkezine nasıl götürülmeli?

Bu çok önemli bir konudur. Zira uygun olmayan koşullarda götürülür ise bu işlem başarısızlıkla sonuçlanacaktır.

Alınan amnion sıvısı güneş ışığından saklanmalı, soğuk olmayan bir koşulda muhafaza edilmeli ve en kısa zamanda incelemenin yapılacağı laboratuvara götürülmeli.

Başarılı bir amniyosentez nasıl olmalı?

  • Tam bir gereklilik varsa yapılmalı. 
  • İşlemin yapıldığı yer genetik inceleme yapılan yere yakın olmalı ve sıvıyı götürecek kurye hazır olmalı. 
  • Tecrübeli doktor ve personel işlemde bulunmalı.
  • Mümkünse tek bir girişte yapılmalı (çok kilolu hastalarda bazen iğne görülmeyebilir ve birkaç giriş gerekli olabilir.
  • Ancak normal kilodaki bir gebelikte tek giriş ile işlem bitirilmelidir.
  • İdrar torbası ve barsaklardan kaçınılmalı.
  • Bebeğin eşinden geçilmemeye çalışılmalı.
  • Bebeğin başından uzak yerden girilmeye çalışılmalı.
  • İşlem sırasında doktor iğneyi kesinlikle sağa sola oynatmamalı ve sıvıyı çeken diğer kişiye karşı iğneyi çok sıkı tutmalıdır.
  • İşlem öncesi annenin karnının temizliğine gereken önem gösterilmeli.
  • İğnenin ucu hastanın karnından girilecek yer dışında hiçbir yere değmemeli. Eğer bu meydana gelmiş ise derhal yeni iğne açılmalı.
  • Kan uyuşmazlığı varsa işlem sonrası ilk 72 saat içerisinde uyuşmazlık önleyici iğne yapılmalı. 
  • İşlem sonrası anne adayı kendisini iyi hissettiği zaman kalkmalı. 
  • İşlemin olduğu gün raporlu olmalı veya evde dinlenmeli.
  • İşlem sonrası herhangi bir anormallik olduğunda derhal amniyosentez işlemini yapan doktoruna ulaşarak durumunu anlatmalı.
  • Hasta sonucun ne zaman çıkacağı konusunda bilgilendirilmeli. 
  • Erken sonuç çıkar çıkmaz hasta aranmalı ve sonuç bildirilmelidir. Çünkü amniosentez yapılan hastalar stres katsayısı çok yüksek hastalardır.

Amniyosentez sonrası genetik inceleme neleri içerir?

Amniyon sıvısı bebeğe ait canlı hücreler içerir. Ek olarak hücreler bebeğin hemen bütün organlarından dökülen hücrelerdir. Bu nedenle bebeğin tüm vücudunu neredeyse örneklemektedir. Bu özelliği ile amniyosentez, bebek eşinden alınan parça testine ( koryon villus biyopsisi ) üstündür.

Alınan sıvı laboratuvar da ayrıştırıldıktan sonra hücreler kültür ortamında çoğaltılır ve elde edilen hücrelerden istenilen genetik inceleme yapılır.

Sonuç ne zaman çıkar?

Amniyosentezin sonuçları iki farklı şekilde değerlendirilebilir. İlk planda florasan teknik ile ( FISH ) hücrelerin belirli genetik yapısı incelenir. 

  • Erken sonuç: Bu teknik ile en çok karşılaşıla trizomi 21-18-13 ve seks kromozom anomalileri ilk planda araştırılır. FISH 2-3 gün içinde sonuçlanır. Bu erken sonuç sınırlı bilgi verir. Diğer sonuçları beklemek gerekir.
  • Kültür sonucu: Tüm kromozomların sayısal incelemesi kültür sonrası elde edilir. Süresi değişmekle birlikte genelde 10-15 gün içerisinde sonuçlanır.
  • Mikroarray inceleme: İstenir ise bu incelemede 10-15 gün içerisinde sonuçlanır.
  • Tüm kromozom ayrıntılı inceleme ( WES): Bu inceleme daha uzun sürmektedir, istenir ise bir ay içerisinde sonuçlanmaktadır. Ancak bazen sonuçlanma süresi çok daha uzun süre alabilmektedir. 
  • Tek gen hastalıkları: İstenir ise 10-15 gün içerisinde sonuçlanmaktadır. 

Amniyosentez, bebekten su alma işlemi sırasında olabilen olumsuzluklar nelerdir?

Amniyon mayisine kan karışması: Bu durumda kültürde üreme olasılığı azalmaktadır. Üreme olmayıncada işlem başarısız olmaktadır. Bu nedenle olabildiğince kanamasız bir işlem yapılmalıdır.

Tek girişte suyun alınamaması: Her iğne girişi düşük ve enfeksiyon riskini artıran bir durumdur. Bu nedenle tek bir giriş yapılmaya çalışılmalıdır.

Bebeğin eşinden geçmek zorunda kalınması: Bazen bebeğin eşi iğnenin giriş yerinin önünde yerleşir. Bu durumda plasentadan geçilmek zorunda kalınır. Eğer kanama çok fazla olursa bebeğin düşük riski çok daha fazla artar. Doktorunuz bu işlemden size bahsetmeli ve bilgi vermelidir. Başka bir alan yok ise, mecburen bu bölgeden dikkatli bir şekilde geçilmelidir.

Sıvını uygun olmayan koşullarda laboratuvara götürülmesi: Bebeğin suyu alındıktan sonra en kısa zamanda ve güneş ışığından korunarak inceleme yapılacak yere götürülmelidir. Bu koşullara uyulmaz ise kültürde üreme olmayabilir.

Amniyon kültürünün yapılamaması ne demek?

Bu durumun çok sayıda nedeni vardır. Alınan sıvının kanlı olması veya enfekte olması olması en sık nedenidir. Ancak bazen hiçbir neden de bulunamayabilir. İşlem başarısız olur ve hastaya rapor verilemez. Görülme oranı %0.1 dir. 

Amniyosentez işlemi sırasında neler olabilir?

Dünyada her yıl milyonlarca anne adayı değişik nedenlerle amniyosentez işlemine tabi tutulmaktadır.

Eski yıllarda yapılan amniyosentezlerden sonra enfeksiyon ve düşük riski yüksek iken günümüzde bu riskler minimuma inmiştir. Ancak tüm invaziv girişimlerde olduğu gibi amniyosentezde de bazı riskler vardır.

Bu riskler şunlardır:

Düşük olması: Amniyosentez sonrası düşük riski anne adaylarını en çok endişelendiren konudur. Günümüzde  amniyosenteze bağlı düşük riski son derece azdır. Eski yıllarda ortalama amniyosenteze bağlı düşük riski 200-400 işlemde 1’dir.

Ancak günümüzde bu oran 1000 gebelikte 1’e kadar inmiştir. 

Enfeksiyon riski: Amniyosentez sonrası enfeksiyon olma riski 1000 işlemde 1’den azdır. Steril şartların sağlanması sonrasında enfeksiyon gelişme riski son derece azalmıştır.

Vajenden bebeğin suyunun gelmesi: Yaklaşık %1 olguda  vajinal sıvı gelebilir. Sıvı kaçağının yeri iğnenin giriş deliğidir. Bu nedenle normalde suyu gelen gebeler gibi değildir. Sıklıkla bir iki gün içerisinde durur. Bu dönemde hastanede yatılabilir, gözlem altında kalınabilir. Amniyon zarı 1-2 gün içinde iyileşir ve sıvı kaçağı kaybolur.

Su kesesinin açılması: Çok nadir karşılaşılır. Ancak bu durumda sıklıkla gebeliğin sonlandırılmasına gidilmektedir.

Ani bebek ölümü: Çok nadir olsa da gerçekleşebilir.

Annenin enfeksiyonu: Bu durum son derece risklidir. Anne hayatını tehdit eden enfeksiyon gelişebilir.

Ancak son derece nadir bir durumdur ve muhtemelen annede işlem öncesi bir zemin olması söz konusudur.

Suyun alınamaması: Bazen aminon zarı iğnenin girişine izin vermez ve esner. Bu durumda zorlanmamalı ve işlem birkaç gün sonra tekrar edilmelidir.

Bebeğe iğne batması: İşlem ultrasonografi ile beraber yapıldığından son derece nadir olarak bu durumla karşılaşılır.

Hafif bir batma ise bebekte kalıcı bir hasar neden olmaz. Ancak yine de bu durumun olmaması için elimizden gelen gayreti göstermeliyiz.

Annenin barsaklarında delinme: Bu durum ultrasonografinin iyi kullanılması ile engellenebilir. Son derece nadir bir durumdur. Ancak yine de olabilir. İşlem öncesi iğneyi batıracağımız yeri çok iyi ve dikkatli seçmemiz gerekmektedir.

İşlemin tekrar yapılması: Alınan sıvı miktar olarak yetersiz ise ya da çok kanlı ise birkaç hafta sonra işlem tekrar yapılabilir.

Amniyosentez öncesi aspirin veya kan sulandırıcı ilaçlar kesilmeli mi?

Düşük doz aspirin veya yaygınca kullanılan düşük molekül ağrılıklı heparin türevlerinin işlem öncesi kesilmesine gerek yoktur. Ancak hasta yüksek doz heparin alıyor ise işlem günü kullanmaması önerilmektedir. 

Hepatit B-C veya HIV taşıyıcı olan annede amniyosentez yapılır mı?

Evet, yapılabilir. Bu hastalıkları taşıyan anne adaylarında işlem ile bebeğe bulaş viral yüke göre değişmektedir. Sıklıkla ihmal edilebilir düzeydedir ve ek önlem alınmaya çalışılmaz. 

İstanbul anadolu yakasında amniyosentez yapan merkezler

İstanbul, ülkemizin en yüksek nüfusa sahip ilidir. Aslında istanbul anadolu yakası ve avrupa yakasının toplamı çoğu Avrupa ülkesinden daha fazla nüfusa sahip bir ilidir. Aslında büyüklük olarak ülkenin en büyük ili olmasada, nüfus olarak yoğun olan olan istanbul, anadolu yakası ve avrupa yakası olarak ikiye ayrılmaktadır. Ulaşım zorluğu ve yoğunluk nedeni ile belirli alanlar birbirinden ayrılmakta ve hem hasta hem de doktor yoğunluğu açısından birbirinden ayrı merkezler oluşmaktadır. Sınırlı sayıda yetişmiş riskli gebelik uzmanı bulunması nedeni ile bu merkezler ve doktorlar ise belirli yerlerde toplanmaktadır.

Amniyosentez gibi riskli bir işlemin, anadolu yakasında yapan sınırlı sayıda merkez bulunmaktadır. Bu işlemi, riskli bir işlem olması nedeni ile riskli gebelik uzmanları ( perinatolog ) yapmaktadır. Anadolu yakasında özel muayenehane, hastane ve merkezlerde Perinatoloji uzmanları çalışan yerler bulunmaktadır. Anadolu yakasında Perinatoloji merkezi ve uzmanı olarak hizmet veren merkezimizde amniyosentez gerektiğinde uygun hastaya yapılmaktadır.

Amniosentez bebekten su veya sıvı alma işleminin ücreti, fiyatı nedir? 

Bu işlemin fiyatını belirleyen çok sayıda faktör bulunmaktadır. Bunlar;

  • Perinatoloji uzmanı
  • Genetik uzmanı
  • Biyolog
  • Kullanılan iğnenin kalitesi
  • Kullanılan ekipman
  • Laboratuvar

Hemen arayın

Randevu alın

Güvenli gebelik geçirin

Gebelikte verilen hizmetler

Koryon villus biyopsisi
(Plasentadan parça alınması)

Amniyosentez
( bebekten su alınması)